DEV TEKSTİL EKİM AYI GENİŞLETİLMİŞ MYK TOPLANTISI GERÇEKLEŞTİ!

 Sendikamızın Ekim ayı genişletilmiş MYK toplantısı, 18 Ekim Pazar günü genel merkez binasında gerçekleştirildi. Önden hazırlanmış gündemler çerçevesinde yürütülen tartışmalar ve bu tartışmalar ışığında gerçekleştirilen planlamalarla toplantı sonlandırıldı.

Sendikamız, MYK toplantısında gerçekleştirilen tartışmalar üzerinden çıkan sonuçları kamuoyunun bilgisine sunar;

-İçinden geçtiğimiz sürecin siyasal gelişmelerini ve bu gelişmelerin sınıflar mücadelesi ekseninde yarattığı sonuçlar üzerine çok yönlü bir tartışma gerçekleştiren genişletilmiş MYK’mız, emperyalist savaş hazırlıklarından, artan baskı ve saldırılara, seçimler gündeminden, kapitalist sistemin içinde bulunduğu çok yönlü krize, Kürt halkına yönelik artan devlet teröründen Ankara Katliamı’na kadar bir dizi gelişmeyi bütünlüğü içinde değerlendirdi. Çok yönlü krizler içerisinde bulunan emperyalist kapitalist sistemin “bunalımlar ve savaşlar” döneminin içinde bulunduğu ve bu dönemin kaçınılmaz sonuçlarıyla karşı karşıya bulunduğumuz tespitini yapan genişletilmiş MYK’mız, bir kez daha işçi sınıfı ve emekçilerin, ezilen halkların birleşik devrimci direniş hattı yaratması aciliyetinin altını çizer.

-Sistemin yoğunlaşan çelişkilerinin düğüm noktası olarak öne çıkan Ortadoğu’da emperyalistlerin ve bölgedeki işbirlikçi devletlerin gerici çıkarları için giriştiği savaş ve saldırganlık politikalarına, bölge halklarına yönelik uygulanan yıkım ve katliamlara karşı dayanışmayı örgütlemek önemli bir yerde durmaktadır. Savaş ve saldırganlığın doğal sonuçları olan ve insanlık dışı muamelelerle karşılanan mültecilerle dayanışmayı güçlendirmek, yıkımın sonucunda ülkelerini terk etmek zorunda kalan milyonlarca insanın yaşadıkları bir dizi sorunun yanı sıra köle işçi olarak algılanmasına karşı mücadele etmek de temel bir görev olmak zorundadır.

-Dışarda yaşanılan süreçlerin ülke içine yansıması ve Türkiye’nin kendi iç dinamiklerinin de bir getirisi olarak yaşanılan bunalımlı ve çatışmalı sürecin sonuçları her geçen gün ağırlaşıyor. Bir yanda toplumun geniş kesimlerine yönelik baskı ve zorbalık artırılırken diğer yanda Kürt halkına karşı kirli bir savaş yürütülüyor. Bu baskı ve saldırı politikalarını sokak ortasında gerçekleşen infazlar, Ankara’da olduğu gibi kitlesel katliamlar izliyor. Emperyalistler ve emperyalistlerin bölgedeki taşeronu olma misyonuyla hareket eden Türkiye, AKP hükümeti eliyle IŞİD gibi Ortaçağ kalıntısı gerici çeteleri, dolaylı ya da dolaysız destekleyerek bu katliamların zeminini döşüyor. Saldırı ve katliamlarla bir yandan gerici-kanlı projelerini hayata geçirmeye diğer yandan da toplumun geneline gözdağı vermeyi hedefliyorlar. Genişletilmiş MYK’mız baskılara, katliamlara, saldırılara, Kürt halkına dönük inkar ve imha politikalarına karşı sokakları terk etmemenin önemini belirtir, mücadeleyi her alanda güçlendirmenin yakıcılığını vurgular.

-İçinden geçtiğimiz sürecin bir diğer önemli gündeminin de bölgede yaşanılan kriz süreçlerinin doğrudan etkileri ve Türkiye’nin kendi dinamiklerinin tetiklediği, AKP hükümetinin baskı, zorbalık, yağma ve talan üzerine kurduğu iktidarının zayıflaması ve ardından başlayan süreç oluşturuyor. 7 Haziran seçimlerinden zayıflayarak çıkan ve tek başına iktidar olamayan AKP, dizginsiz bir saldırı süreci ile bir yandan yağma ve talan düzenini devam ettirmeye, diğer yandan da kabarık suç dosyasının üzerini örtmeye gayret ediyor. Şu ana kadar yaşanılan gelişmeler bu konuda hiçbir kural tanımayacağını göstermiş, burjuva yasalarını dahi kaba bir biçimde kendi çıkarları için ayaklar altına rahatlıkla alabileceğini kanıtlamış bulunuyor. Erken seçim kararının alınmasından, güncel olarak yaşanılan bir dizi gelişme seçimlere, parlamentoya dair yanılsamaya yer bırakmayacak kadar açık bir fikir vermekle beraber, bu ülkenin nasıl ve kimler tarafından yönetildiğini de bir kez daha ortaya koymuştur. Seçimlerin işçi ve emekçileri aldatmak ve sömürü düzenine bağlamaktan başka bir misyon taşımadığının altını çizen Genişletilmiş MYK’mız; gerçek çözümün işçi sınıfı ve emekçilerin sınıfsal temelde birleşmesi ve gelecekleri için mücadele etmesiyle olanaklı olacağının altını çizer. İşçileri, emekçileri, ezilen halkları parlamenter hayallere karşı sınıfsız, sömürüsüz bir dünya yaratma mücadelesine katılmaya, mücadeleyi yükseltmeye çağırır.

-Emperyalist güçler ve işbirlikçileri kapitalist sistemin yaşadığı krizi işçilere, emekçilere ve halklara kesmek için her türlü kirli yol ve yöntemi hayata geçiriyor. İçerde ve dışarda etnik, dinsel ve mezhepsel ayrımlar körükleniyor, kardeş halklar arasında gerici bir boğazlaşmanın zemini hazırlanmaya çalışılıyor. Ortadoğu’da yaşanan bir dizi gelişme üzerinden gördüğümüz bu gerçeklikler, ülke içinde de artan şovenist histeri olarak kendini gösteriyor, linç kültürü egemen hale getirilmeye çalışılıyor. Halklar arasında olduğu kadar farklı milliyetlerden oluşan Türkiye işçi sınıfını da yapay bir ayrım noktasına getiren bu gerici propaganda aynı zamanda işçi sınıfı mücadelesinin önünde temel bir engel olarak duruyor. Faaliyet yürüttüğümüz alanlarda bu gerici politikaların hayat bulduğu bir dizi örnek yaşandığını vurgulayan genişletilmiş MYK’mız, sınıfın birliğini güçlendirmek, faşist-şoven propagandanın etkisini kırmak, yapay ayrımları bertaraf etmek için, “işçilerin birliği halkların kardeşliği” eksenli çalışmaları yoğunlaştırmanın hayatiliğini bir kere daha vurgular. İşçi sınıfının mücadele gücünü zayıflatan birliğinin önünde engele dönüşen her türlü burjuva ideolojisine ve politikalarına karşı mücadele etmeyi bütün öncü işçilerin görevi olarak görür.

**

Siyasal gelişmelerin yanı sıra MYK toplantısında şu gündemler üzerinde durulmuştur.

-İki toplantı arası faaliyet alanlarında yürütülen sendika çalışmalarının aktarımı gerçekleştirilmiş, deneyim paylaşımında bulunulmuştur.

-Tekstil Grup TİS sürecinde gelinen aşama üzerinde durulmuş, kapsam içi işyerlerinde işçilerin halen süreçten habersiz olduğu vurgulanmış, sendikamızın yürüttüğü çalışmaların henüz yeterli olmadığı tespit edilmiş, bu kapsamda yapılacakların altı bir kez daha çizilmiştir.

-Sendikamızın kurumsal bir işleyişe kavuşmasının sorunları ve bu kapsamda atılması gereken adımlar tekrar bir gündem maddesi olarak işlenmiş, bugüne kadar yapılanlar ve önümüzdeki dönem için yapılması gerekenler değerlendirilmiş, somut kararlar ve iş bölümü dahilinde planlama gerçekleştirilmiştir. Süreç içerisinde yaşanılan gelişmelere dair çalışma alanlarının ve temsilciliklerin koordinasyonu ihtiyacı vurgulanmış, adım adım bu işleyişe oturabilmenin sorunları tartışılmıştır.

-Sendika yayınları üzerine yürütülen tartışmalarda, sendika bülteni, sendika web sitesi, Facebook vb. alanlar değerlendirilmiş, gelinen aşama ve yapılması gerekenler üzerinde durulmuştur. Sendika bültenimizin kasım sayısı üzerine yürütülen tartışmalarla yeni gündemler belirlenmiş, iş bölümü dahilinde planlama gerçekleştirilerek hazırlıklara başlanması kararı alınmıştır. Sosyal medyanın daha güçlü ve işlevsel kullanımı üzerinde durulmuştur. Son sürecin özgünlükleri ve ortaya çıkan deneyimler de gözetilerek “İşçilerin birliği halkların kardeşliği” vurgusunu yapan bir bildiri çıkartma ve işçilere bu eksende seslenme kararı alınmıştır.

-Sendikanın mali gündemleri üzerinde durulmuş, bir önceki toplantıda alınan kararlar ve bu kararlar üzerinden hayata geçirilenler değerlendirilmiş, önümüzdeki dönem için planlama gerçekleştirilmiştir.

Devrimci Tekstil İşçileri Sendikası (DEV TEKSTİL)

 Genişletilmiş Merkezi Yürütme Kurulu

23 Ekim 2015