Sendikamızın Haziran ayı GMYK toplantısı 05 Haziran Pazar günü Genel Merkez binamızda gerçekleştirildi. Önden belirlenen ve toplantıda eklenen gündemler ele alınarak değerlendirildi. Yapılan belirlemelere göre önümüzdeki döneme ilişkin bir çalışma planı çıkarıldı.
-İki toplantı arası yapılan çalışma bilgilerinin aktarılmasıyla başlayan GMYK toplantısı, sınıfa dönük saldırıların tartışılmasıyla sürdü.
Genel olarak halen savaş ve saldırganlık politikalarıyla baskılar sürdürülüyor, temel hak ve özgürlükler tırpanlanmaya çalışılıyor. Toplumun tümü üzerinde şiddet farklı biçimleriyle uygulanarak, kölelik derinleştiriliyor.
İŞKUR üzerinden uygulanan İşbaşı Eğitim Programı giderek tüm çalışma hayatına nüfuz edecek şekilde yaygınlaştırılıyor. Zorunlu Bireysel Emeklilik Sistemi ve kıdem tazminatında fon uygulamasına geçişle haklarımıza yönelik sistemli saldırılarla sömürü derinleştirilirken, esneklik ve güvencesizlik çalışma yaşamına tümüyle hakim kılınıyor. Ayrıca vergi dilimindeki adaletsizlik nedeniyle kesintilerdeki artış Eylül ayında başlayacak. Bu yıl Haziran ayı sonunda yasalaştırılması hedeflenen zorunlu BES’in uygulanmasıyla asgari ücrete yapılan zammın neredeyse tamamı geri alınmış olacak.
İş Mahkemeleri Kanun Tasarısı’yla da işçi sınıfına yeni bir saldırı hazırlanıyor. Tasarı yargılama süreçlerinin yeni sömürü, esneklik ve güvencesizlik yasalarına uyumlu hale getirilmesi anlamına geliyor. İş Mahkemeleri Kanun Tasarısı ile haklar tırpanlanmak, yargı içtihatları yok edilerek hukuksal mücadelenin önü kesilmek isteniyor.
-Yeni yasa tasarılarıyla elimizdeki hakların alınmaya devam edildiği bu tabloyu başta tekstil işçileri olmak üzere tüm işçilerin gündemine taşımayı önüne koyan sendikamız, bu çerçevede bildiri, anket, imza kampanyası gibi seslenme araçları belirleyerek, planlama gerçekleştirdi. Fabrika, sanayi bölgeleri, şehir merkezleri ve emekçi semtlerinde yaz dönemini kapsayan, işçi ve emekçileri saldırılara karşı birlik olmaya çağırmayı konu alacak disiplinli bir çalışmayı örme hedefini önüne koydu. Sendikamız işçi ve emekçileri söz, yetki ve karar mekanizmasıyla işçi demokrasisinin hakim olduğu taban örgütlülükleriyle birleşerek devrimci sınıf mücadelesini büyütmek için birlik olmaya çağırıyor.
-Sendikamız GMYK’sı toplanmadan 2 gün önce tekstil işkolunda örgütlü işyerini kapsayan 24. Dönem Grup Toplu İş Sözleşmesi, TEKSİF (Türkiye Tekstil, Örme, Giyim ve Deri Sanayii İşçileri Sendikası) ile Türkiye Tekstil Sanayii İşverenleri Sendikası arasındaki anlaşmayla imzalandı. 1 Nisan 2016 tarihinden itibaren geçerli olacak 24. Dönem Grup Toplu Sözleşmesi bir önceki dönemde olduğu gibi sözleşme 3 yıl için geçerli olacak. Ön süreci fabrikalara taşınmayan, işçilerin haberi dahi olmadan 3 Haziran’da imzalanan sözleşme; yeni bir ihanetin belgesi niteliğini taşımaktadır. İlerleyen günlerde diğer işçi sendikalarının da aynı sözleşmeye imza atacağı aşikardır.
Grup TİS’e dahil işyeri işçilerini bünyesinde bulunduran işçi sendikaları bu süreci tamamen işçilerden uzak tutarak yine kapalı kapılar ardındaki pazarlıklarla geçirmiştir.
Öz İplik-İş Sendikası, sözleşme taslağını kendileri hazırlayan ve aynı sendikaya üye farklı işyerindeki diğer işçi arkadaşlarıyla paylaşan İnci Plastik işçilerine karşı aldığı tutum ve patronla işbirliğine giderek, aslında kime hizmet ettiğini tescillemiştir.
DERİTEKS Sendikası ile Deri İşverenleri Sendikası arasında 2016-2019 Grup Toplu İş Sözleşmesi’de yakın bir zamanda, uzlaşmazlık sonrası yapılan bir anlaşma ile sonuçlandı.
Sefalet ve sömürü koşullarının derinleşerek öfkeleri arttırdığı, tepkilerin yer yer dışa vurarakta kendini gösterdiği bu süreçte tekstil işkolunda kalan örgütlü işçi bölüğünün harekete geçmesi, sendikal bürokrasi ve patronların ortaklığıyla bilindik yöntemlerle engellenmiştir. Tekstil işçilerinin başkaldırısını örgütleyecek bir bakıştan yoksun olan geleneksel sendikalar, tekstil işçilerinin mücadele çıkışını örgütleyememekteler.
Grup TİS sürecindeki tutumunu ve müdahalesini ele alan sendikamız, yürüttüğü çalışmada hedeflenen düzeyi gerçekleştiremediğini belirledi. Birçok müdahaleye konu olan işyerleri olsa da istenen derinleşme henüz yakalanamamıştır. İşyeri üzerinden yapılan görev paylaşımları tekrardan gözden geçirilerek, TİS sürecinin sonlanmasına rağmen ilginin sürdürülmesinin önemine dikkat çekildi.
-İşkolunun üretim yaptığı sektörü ele alan sendikamız, patron örgütlerinin (TİM, ÇSD, İHKİB vb…) açıklamalarına dikkat çekerek bir canlılık yaşandığını belirledi. Üretimde sürekli performans, mesai uygulamaları büyük bir sermaye birikimi yaratıyor ve patronlar pazar paylarını arttırmak için yurtiçi ve yurtdışında fuarlar düzenliyor. Yaptıkları eğlencelerle “başarılarını” kutlayan, ödüller dağıtan sermaye örgütleri, aynı zamanda devletten yeni teşvikler beklediklerini ifade ediyorlar. Sektördeki kazanç ve üretim kendi açıkladıkları rakamlarla ortadayken işçilere sürekli sefalet ve güvencesizlik dayatıyorlar.
Sendikamız önüne koyduğu çalışmaların içerisinde, servet ve sefalet arasındaki bu uçurumu işçi ve emekçilerin gündemine taşıyarak sömürü düzenine dur deyeme çağıracak.
-Kastaş, İnci Plastik, Avcılar Belediyesi taşeron işçileri, Balçınlar ve Yeni Çeltek maden işçileri, Avon direnişi gibi son dönemde tekil olarak farklı sektörlerde direnişleri ele alan GMYK’mız dayanışmanın işçilerin birliği açısından önemine işaret etti. Her direnişin sonucu işçi sınıfının hanesine yazılmakta, tüm işçiler için yol gösterici olma özelliği taşımaktadır. Maddi ve manevi her türlü zorluğa karşı direnişlerle dayanışmayı örmek, her mücadele örgütünün davet gerektirmeyen bir sorumluluğudur.
-Yayınlar konusundaki durumunu gözden geçiren GMYK’mız, bu konudaki katkıların halen yeterli düzeyde ve süreklilikte seyretmediğini belirleyerek bir tartışma yürüttü. İşçi sınıfının tümüne dönük saldırıların yanında tekstil işçilerinin yaşadığı sorunların daha kapsamlı işlenmesi için, gerekli derinleşme ve çalışma için adımların sıklaştırılması gerekmektedir. Tekstil işçilerine ulaşmak ve bu ağı genişletmek gerekmektedir. Bu başlık altında sendika bülteni ve kullanımı tartışılarak, yeni sayı için konu başlıkları belirlendi. Bültene katkıların 20 Haziran tarihine kadar ulaştırılması kararlaştırıldı.
-Son olarak 16-17 Temmuz’da ikincisini yapmayı planladığımız genel meclisin hazırlıkları gözden geçirilerek, ikinci gün tartışma başlıkları belirlendi. Son altı aylık çalışmaların gözden geçirilerek eksiklerin tartışılmasıyla başlayarak, genel olarak emeğin korunması mücadelesinin geliştirilmesi ekseninde ele alınacak başlıklarla önümüzdeki altı aylık bir planlama ortaya çıkarılacaktır. Tartışmaların daha verimli, isabetli yürütülmesi ve zamanın kullanımı açısından, son altı aylık çalışma raporu önden temsilciliklere iletilecektir. Genel meclisin sendikanın her yönden birliği ve motivasyonu açısından etkisi Ocak 2016’da yapılan meclis toplantısıyla görülmüştür. Bu tablonun daha güçlenmesi için önden hazırlık süreci büyük önem taşımaktadır. Sunum konularının önden bir eğitime dönüştürülerek hazırlanması, katılımların bugünden gündeme alınması ve hazırlıkların sistemli olarak gözden geçirilmesi hedefimize ulaşmada rotamız olmalıdır.
GMYK’mız toplantıda aldığı kararlar neticesinde yaz dönemini sendikamızın eksikliklerini aşmada, özellikle kitle çalışmamızda yeni bir evreyi yakalamayı önüne koymuştur. Yapılacak tüm çalışmalarla, patronların yeni sömürü uygulamaları gündeme taşınacak, işçi ve emekçiler kölelik koşullarına karşı mücadeleyi büyütmeye, savaş, saldırganlıkla yaratılan baskı cenderesini parçalamaya çağrılacaktır.
Başta sendikamızın güçleri ve tekstil işçileri olmak üzere işçi ve emekçileri, patronlar düzeninin çalışma ve yaşam alanlarında derinleştirmeye çalıştığı baskı, kölelik koşullarına karşı mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz.
Kahrolsun ücretli kölelik düzeni!
İşçilerin birliği sermayeyi yenecek!
DEVRİMCİ TEKSİL İŞÇİLERİ SENDİKASI (DEV TEKSTİL)
MERKEZİ YÜRÜTME KURULU
08.06.2016