AKAR İŞÇİLERİ AÇLIK-ÖLÜM İKİLEMİNE TERK EDİLEMEZ!

3 Nisan Cumartesi günü bir işçinin Covid 19 testinin pozitif çıkması üzerine Akar Tekstil’de çalışan yaklaşık 150 işçi işbaşı yapmak istememiş, bunun üzerine işçiler patronun adamları tarafından saldırıya uğramıştı. Konunun medyada geniş yer alması ve tepki çekmesi üzerine Akar Tekstil bir açıklama yayınladı.
Haberi yapan kurum ve kuruluşlara suç duyurusu tehdidinin yer aldığı ibretlik açıklamada şunlar söylendi: ‘Akar Tekstil olarak, ülkemiz sınırları içerisinde ilk Covid-19 vakası teyit edilmesinden günler öncesinde Dünya Sağlık Örgütü ve Sağlık Bakanlığının tavsiye ettiği tüm önlemleri süratle almaya başlayarak, günümüze kadar BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ ( yazının büyültmesi bize ait) titizlikle ve hassasiyetle arttırarak devam ettirmiştir. 03.04.2020 tarihine kadar 2.300 çalışanımızın hiçbirinde herhangi bir bulguya rastlanmazken takip altında bulunan bir çalışanımızın hastanede yapılan tetkiklerinin pozitif olduğu kurumumuza bildirilmiştir. Bunun üzerine aynı gün İl Sağlık Müdürlüğü ekipleri şirketin genelinde alınan tüm tedbirleri yerinde tetkik etmiş, ilgili çalışanlarla tek tek görüşmüş, kayıt altına almış, ve olası temas hikayesi olabilecek çalışanlardan numune alarak işyerinin çalışmasında herhangi bir engel olmadığını tespit etmiştir.’
Bu açıklamanın üzerinden 4 gün geçtikten sonra Sağlık Bakanlığının 450 tanı kiti gönderdiğini ve yapılan test sonuçlarının şimdilik 47’sinin pozitif çıktığını öğrenmiş bulunmaktayız. Ayrıca Akar patronunun yüklemeyi yetiştirmek için bakanlık ile görüşüp Çalışma Belgesi almayı zorlaması da gelen bilgiler arasında.
Akar Tekstil’de örgütlü olan Deriteks’in kendi açıklamalarına bakınca İl Sağlık Müdürlüğü’nün olur vermesinden sonra ve işçilerin bir kısmının çalışmak istemesiyle ortada kaldıklarını, ellerinin bağlandığını ifade ediyorlar. Ayrıca Akar Tekstil’in açıklamasında Deriteks sendikasıyla dayanışma içinde çalıştıkları ifade ediliyor. Bir işçi sendikasının sadece işçi sınıfıyla dayanışma içinde olabileceğini dostça hatırlatarak, Deriteks Sendikası’na, sıklıkla ifade ettikleri üzere “sınıf sendikacılığı” ilkeleri gereği Akar işçilerinin hak ve çıkarları için daha aktif bir şekilde mücadeleyi örgütlemeye, Türkiye’nin en büyük konfederasyonuna bağlı bir sendika olmasından hareketle derhal konfederasyon ve çatısı altındaki tüm sendikaları harekete geçirmeye çağırıyoruz.
Buradan hareketle;

*Akar Tekstil’de derhal üretim durmalı ve işçiler ücretli izne çıkarılmalıdır.
*Tüm işçilere tanı kiti uygulanmalı, pozitif çıkan işçilerin derhal tedavi sürecine başlanmalıdır.
*Pozitif çıkan işçilerin temas ettiği tüm insanlara tanı kiti uygulanmalıdır.
*İlk vaka çıktığında, “Akar Tekstil’de üretim fabrikanın tüm bölümlerinde derhal durdurulmalıdır. İşçilere ücretli izin verilmeli ve 14 gün boyunca sağlıkları gözetim altında tutulmalıdır.” dememize rağmen, iş yerine çalışabilir raporu veren İl Sağlık Müdürlüğü, 47 işçinin Covid-19 testi pozitif çıkmasının ardından, bu raporu nasıl verdiğini açıklamalı ve rapor kamuoyuyla paylaşılmalıdır.
* “Benzeri Görülmemiş’ önlemler aldığını iddia eden Akar Tekstil patronu, 47 işçinin testinin pozitif çıkması ile ilgili haber yapan kurumları tehdit etmek yerine sorumluluğu üstüne almalı ve kamuoyu önünde hesap vermelidir.
*Çalışmak istemeyen işçilere saldıranlarla ilgili derhal suç duyurusunda bulunulmalıdır.
Başta İzmir Tabip Odası olmak üzere emekten yana tüm kurum ve kuruluşları, Akar işçilerinin yanında olmaya çağırıyoruz. Akar Tekstil işçileri bağıra bağıra “çalışmak istemiyoruz” dediler, “korkuyoruz” dediler. Ancak İl Sağlık Müdürlüğü ve Akar patronu işçilerin talebine kulak tıkadı ve işçiler zorla çalıştırıldı. Bugün ise vaka sayısı giderek artıyor. Eğer Akar’da yaşananlara sessiz kalırsak bunun sonucu çok ağır olacak.
Halen yüz binlerce işçi fabrikalarda çalışıyor. Birçoğu işsiz ve aşsız kalma korkusuyla işe gidiyor. İşte bu yüzden yaklaşık bir aydır zorunlu olmayan yerlerde ücretli izin talebini yükseltiyoruz. Tüm emekten yana kurum ve kuruluşları yukarıdaki talepler etrafında Akar işçileriyle dayanışmaya çağırıyoruz.